1. Ana sayfa
  2. Yazılar
  3. İLM-İ YÂSİN ŞİFA OKUMALARINDAN KİMLER NE KADAR FAYDALANIR ?

İLM-İ YÂSİN ŞİFA OKUMALARINDAN KİMLER NE KADAR FAYDALANIR ?

İlm-i Yâsin’in şifa kaynağı Kur'ân-ı Kerîm sınırsız şifa deryasıdır. Dolayısıyla İlm-i Yâsin’e şifa konusunda sınır getirmek haddimizi aşar. Bildiğimiz kadarı ile İlm-i Yâsin şifa okumalarının canlı ve cansız her şeye faydası vardır, Allah’ın izni ile. Canlı ve cansız varlıklar temelde atomlardan oluşmakta olduğundan, faydası birinde şifa, diğerinde sağlamlık ve muhkem olma olarak tezahür eder. Yine de en doğrusunu Allah bilir. 

Canlıların kapsamına insanoğlu, hayvanlar ve bitkiler (büyük-küçük) girmektedir. 


İnsanoğlundaki faydalarına gelince:

İlm-i Yâsin şifa okumaları, Allah'ın izni ve keremi ile, şifa sürecini başlatır. Gözlemlediğimiz kadarı ile, şifa süreci birçok etkene bağlı olarak kişiden kişiye değişiklik arzeder. Birinde sadece belirli süreliğine rahatlama olurken, bir diğeri senelerce çektiği sıkıntıdan kurtulur. Birinde belirli sürede hafifleme veya rahatlama olurken bir diğerinde geçmeyen ağrı ve sızı anında bıçak gibi kalıcı kesilir.

Genellikle İlm-i Yâsin şifa okumaları anında olumlu etkisini gösterir, Allah’ın izni ile. Anında etkisini gören kardeşlerimiz ilk anda şaşkınlıkla beraber ağrısının geçip geçmediği konusunda tereddüt yaşar. Bu hal ise normaldir. Bizim okuma yaptığımız kardeşlerimize ön bilgilendirme yapmadığımızdan dolayı, şifayı okur okumaz son durumunuz nedir sorusu şaka gibi gelmektedir. Çünkü dünyanın diğer ucundaki tanımadığı bir kardeşinin bir okumasıyla ağrının bu kadar hızlı geçmesini hiç duymamış ve şahit olmamıştır.

Biraz öncede vurgu yaptığımız gibi, genelde ağrı ve sızılarda anında olumlu etkisi görülür. Ancak bu kişinin algısı, vücut direnci, ağrısı, hastalığın seviyesi ve kaynağının farklı olmasına bağlı olarak değişkenlik arzeder.  

Anında veya birkaç dakika içerisinde olumlu netice alan kardeşlerimiz İlm-i Yâsin’in etkisine bizzat şahit olan ve genellikle yazılarını yayınladığımız kardeşlerimizdir. (isminin zikredilmesine izin veren kardeşlerimiz maalesef azınlıktadır).

Faydasını görmediğini ifade eden kardeşlerimiz de ise - art niyetli değil iseler - ikiye ayrılırlar.

1. Aşırı beklentisine cevap vermemiş olmamızdan kaynaklı fayda göremediğini zannedenler. Dolayısıyla boş bardağın yarısı dolu olsa da daima boş tarafını göreceklerdir. 
2. Umduğumuz faydaya vesile olamadığımız kardeşlerimizde ise farklı sebepleri vardır . 

        Onlardan bazıları:    
        a. Ağrının kaynağı kronikleşmiş tıbbi hastalık olması

        b. Vücudunda oluşmuş yapısal bozukluk ve tahribatın etkin olması

        c. Ruhani kökenli hastalık olup, ruhanilik boyutu ağır basması

        d. Hastalığına ve ağrısına sebep olan veya tetikleyen alışkanlıklarından vazgeçmemesi.
        e. EN ÖNEMLİSİ DE ŞİFAYA VESİLE OLMADA NASİBİMİZ OLMAMASI.  


Bizler İlm-i Yâsin şifa ilmini kullanıyoruz, lakin unutulmamalıdır ki, bizde ne bir keramet ne de bir manevi derece vardır. Bizlerde var olan sadece, günahlarımız, acziyetimiz ve Allah’a kul olmada zayıf bir gayretimizdir.